içinde

HavalıHavalı MuhteşemMuhteşem

İnsanı Yönlendiren Fener | “Davetsiz Düşünce” Nedir?

Davetsiz düşünce; insanların aklına beklenmedik zamanda gelen, düşüncelerinin normal akışını bozan bir tür istemsiz ve zarar verici komplekstir. Kişinin hayatının normal akışına ters gelen eylemlerin insanın zihninde resmedilmiş halidir. İnsanın ve toplumun hoş görmeyeceği, zarar verici davranış kalıpları bu düşüncenin bir ürünüdür. Saldırganlık, cinsellik, sinirlenme bu düşüncenin doğurduğu başlıca olumsuz tasarılardandır. İnsan bu düşünceye kapıldığı zaman ilk yapması gereken hareketlerden biri, onun zihinden dağılması adına başka işlerle meşgul olmaya çalışmasıdır. Yolda karşılaşılan bir insana saldırma isteği, bir camı kırmayı akıldan geçirmek, uyuyan kediye tekme atma isteği bunlara örnek olarak gösterilebilir.

İnsan zihni o kadar karışık bir işleyiş içerisindedir ki; olumsuz olaylara olumlu gözle bakma, olumlu olaylara karşı da ümitsizliğe ve karamsarlığa kapılma düşüncelerine aniden teslim olabilir. Bu durum insan zihnin karmaşık yapısına işaret eden olgulardandır. Örneğin cenaze törenleri insanlar için üzüntü verici olarak görülür ancak beyin kontrolünün normal akışını bozması sonucu yüzlerde belirsizlik nedeniyle gülücükler oluşmaya başlar.

Davetsiz düşünce, durumdan ve olaydan bağımsız hareket ettiği için davranışın nedenini aniden çözüme kavuşturmak da mümkün değildir. Sakin kalıp, düşünce üzerine eğilmek de zarar verir çünkü bu tür toplumsal ve bireysel olarak gayrimeşru görülen davranışları düşündükçe konuya içten içe o davranışa karşı güdülenme artar. Beyin, neyi çok düşünürse onu gerçekleştirmek adına bedene daha fazla komut gönderir. Hayatın akışını olumlu veya olumsuz yönde etkileyen bu durumları birkaç örnek üzerinden inceleyelim.

Sınava Yetişememe Korkusu:  Bu düşünce genellikle sınav arefesindeki gece yatağa girince başlar. Yolda kalma korkusu, uyanamama endişesi, dışarı çıkarken kimlik unutma telaşı bunlardan başlıcalarıdır.

Toplantıya Geç Kalma Endişesi: Her insanın iş hayatında en az bir defa karşı karşıya geldiği bu korku türü en sık rastlanan davetsiz düşüncelerden biridir. Uykudan uyanınca heyecanla birlikte başlayan, ardından yerini stres ve endişeye bırakan bu davranış çoğu defa iş insanına çomak sokar. Günün akışının bozulmasına sebebiyet verir.

İşleri Bozma Korkusu: İnsanın birden fazla işle meşgul olurken, aklının başka bir işte kalması korkusudur. Özellikle ev hanımlarının tencerenin altını kapatma korkusu, kapıyı kilitleme endişesi, fişi çekme endişesi, ışığı açık bırakma tereddütü sık rastlanan endişelerin başında gelir.

Davetsiz düşüncelere karşılık olarak insanın doğrudan bir düzenlemeye gitmesi mümkün değildir. Beynin sağ ve sol lobdan oluşması, bir olaya karşı iki farklı bakışla ister istemez bakmaktan kendini alamaması bunların nedenidir. İnsanın hem iyi hem de kötü davranışları yapma gücü vardır. Bu yüzden hiçbir insan tamamen iyi veya tamamen kötü olarak görülemez. Ancak davetsiz düşünce, kişiye hep olumsuz düşünceleri telkin ettiği için bunlardan korunması için kendini iyi işlerle meşgul etmelidir. ”Boş kafa şeytanın çalışma odasıdır.” sözü ve buna paralel başka bir söz de İmam Şâfi‘ye ait olan “Sen nefsini hayırla meşgul etmezsen, o seni şer ile meşgul eder.” sözüdür.

Davetsiz düşünceleri bertaraf etmek ancak beyni ve bedeni her daim aktif etmekle mümkündür. Zihin ne kadar boş kalırsa kendine iyi kötü demeden bir görev yaratacaktır. Beyin, her zaman bedene komut veren komutandır. Bu yüzden düşünceler aslında insan kaderini belirleyen temel etkilerden biridir diyebiliriz.

“Düşüncelerine dikkat et. Davranışlarına dönüşür. Davranışlarına dikkat et. Alışkanlıklarına dönüşür. Alışkanlıklarına dikkat et. Karakterine dönüşür. Karakterine dikkat et. Kaderine dönüşür.”

Kişinin hayatında ne kadar çok olumsuzluk varsa, davranışlarında da bir o kadar yanlışlık vardır. İnsan zihnini kontrol edebildiği oranda sağlıklı ve rahat yaşar. İnsan fark etse de etmese de bulunduğu konumda ve yerde olmasına etki eden temel öz düşüncelerdir.

Editör: Fatih Düz – 21.01.2023

Bu içerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum yapabilir, oy kullanabilir ya da tepki seçebilirsiniz. Gönderinizi oluşturun!

Rapor Et

Danışman

Furkan Toprak tarafından yazıldı

1999 yılında Mersin'de doğdum. 22 yaşındayım. Çukurova Üniversitesi İletişim Bilimleri 2. sınıf öğrencisiyim. 2018 yılında Harran Üniversitesi'nde Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü kazanmıştım; devam edemedim. Ardından bir süre bekleyip Çukurova Üniversitesi'nde İletişim Bilimleri bölümüne kaydoldum. Küçükken bir trafik kazası geçirdim. Bu durum sağlığım açısından fizikdel gelişimimi olumsuz etkiliyor. Hedefim bu sitede yazılar yazarak, fotoğraflar paylaşarak farkındalık yaratmak olacaktır.

Makale YazarıYorumcuÜyelik YılıVideo YapımcısıTestçi

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir yanıt yazın

    Evren Ne Kadar Büyük?

    Dünya’nın En Büyük Uçağından Yepyeni Bir Rekor Daha!