içinde

MuhteşemMuhteşem HavalıHavalı

İçindeki İyiliğin Kötü Şanı: Sarp Palaur

9 Kasım 1987’de (34 yaşında) İstanbul’da dünyaya gelen Sarp Palaur, sahne adıyla ŞANIŞER. “Şanışer” yani anlamı kötülüğün şanı, peki gerçekten de öyle mi? Yazdığı parçalarında sürekli bir şeyleri eleştirerek ya da farkındalık oluşturmaya çalışarak gerçekten bir kötülüğü mü doğuruyor yoksa var olan kötülüğün şanını mı arttırıyor? Sarp ile Şer aynı mı düşünüyor? Kariyerinin basamakları kötü olaylarla mı dolu yoksa torpilli mi?

O zaman hep beraber tanıyalım Sarp’ı da, Şer’i de ve elbette Şanı’nı da…

Sarp Palaur Kimdir?

İlkokul ve ortaokulu İstanbul’da tamamladıktan sonra Muğla Üniversitesinde Turizm İşletmeciliği bölümünü okumaya başladı. İlk parçasını da tamda bu dönemlerde yani 2005 yılında İnternet aracılığıyla yayımladı. Ancak evinde çalışmalarına devam ederken 2007 yılında ‘Bela’ ile karşılaşarak “Bullshit Mixtape” adlı albümle ilk albüm deneyimini yaşadı. Daha sonra ilk solo albümü ve dinleyicilerinin göz bebeği olan Ludovico’yu yayımladı. İlerleyen dönemlerde Rafet El Roman’la da düet yapan Palaur, bu dönemden sonra Antalya’ya, muhtemelen annesinin yanına geri döndü.

Şer Kimdir? Şanı Nereden Geliyor?

İşte tamda bu noktada mahlasını taşıyan bir sanatçı görüyorum. Çünkü aslında Sarp’ın Şer’i tam anlamıyla ortayı çıkardığı zamanlara denk geliyor. Onuncu Gün Albümüyle efsane bir ses getiren sanatçı, yazdığı sözlerle sadece kendi düşüncelerini değil daha birçok gencin düşüncelerinin sesi oluyor. Elbette bu zamanlarda bu sesi duyan pek fazla kişi yoktu. Bu albümün hemen ardından Otuzuncu Gün Albümünü de yayımlayan sanatçı yaşlarının verdiği düşünce ağırlığıyla da müthiş bir üretkenlik göstererek bu albümünde de çok güzel dönüşler almıştır.

Şarkıları kadar tarzı da fazlasıyla beğenildi diyebilirim. Özellikle de rasta olarak kullandığı saç tarzını dinleyicileri tekrar görmek için sabırsızlanıyor.

2017 yılında ise yeni bir seri oluşturarak Live Sessions’ı çekmeye başlamıştır. Canlı olarak video kaydı aldığı bu seriyi YouTube aracılığıyla dinleyicilerine sundu. 2018’de ise LUDOVICO II’yi çıkararak rap piyasasında şanını tam anlamıyla konuşturdu. Ve elbette bunun hemen ardından yani 2019 yılında Live Sessions 2’yi de hayranlarını bekletmeden yayımladı.

Elbette tüm bu süreç içerisinde yanında olan ve birçok parçasına eşlik eden kadim dostu (Sokrat St) Samet Gönüllü’de Şer’le beraber kariyerlerinin basamağını tırmandı. Gören herkesi imrendiren bir dostluk olan ŞerveSoko bazı parçalarda da ayrılmaz ikili olarak kulaklarımıza doldu. Ve hala da beraber turnelere çıkan bu ayrılmaz ikilinin dostluğunu taçlandıran birçok etken vardır ancak benim en etkilendiğim, Samet’in Sarp’ın doğum gününde Dostum adlı parçayı ona ithafen çıkarmış olması.

Evet gelelim Şanışer’in parçalarına… Parçaları diyorum çünkü müzik ya da şarkı diyerek geçiştirmek istemiyorum. Bunlar tam anlamıyla Sarp’ın ya da Şer’in parçaları…

Bir röportajında en sevdiği parçası olarak Tarihimin Günahları‘nı seçmiş olsa da bence neredeyse hepsi muazzam. Onu Yazmama Ecele ile tanısam da açıkçası parçaları arasında bir seçim yapmak benim için güç. Şunu söyleyebilir ama ‘Outro’: 2 dakikalık bir parça olmasına rağmen insana hissettirdikleri, düşündürdükleri, sorgulattıkları hepsinden daha çok ama sessiz…

Bir de Ben Kimim? parçası var, tüm parçaları aslında bir noktaya parmak basmak olsa da bunu müzikle yapması eşsiz bir algı oluşturuyor.

Bu noktada başta sorduğumuz sorulara geliyoruz.

Ben lakabının aslında bizim gözümüzü açmamız, kulaklarımızı tıkamamamız gereken olayları dillendirdiğinden geldiğini düşünüyorum. Ve bu olaylara farkındalık oluşturmak istemesinden. Ne kadar üzücü olsa da bu gerçek böyle. Değiştirmemiz gereken bir dünya var ve bir kişi değişirse bir dünya değişir unutmayın.

Ve bence Sarp’ın içinde Şer, Şer’in içinde Sarp var… Yin yang misali. Elbette kesinlikle torpilli bir yükseliş olduğunu düşünmüyorum. Çünkü ne kadar klişe gelecek olsa da size, o içimizdeki seslerden biri. Kazıyarak, tırnaklayarak, bedeller ödeyerek sesini duyurduğunu parçalarını dinlerken sizlerde fark edeceksiniz.

Şimdide gelelim en çok ses getiren ve getirmesi gereken parçasına, susmamamız gereken konuya: Susamam. 6 Eylül 2019 tarihinde 18 sanatçının da katılımıyla oluşturulan Türkiye ve hatta Dünya’da susmamamız gereken konulara değinen, daha ilk haftasında izlenme sayısı yirmi milyonu aşan ve aynı zamanda UNESCO Dünya Kültür Mirası Völkingen Demir İşletmesi’nde ‘The World of Music Video’ sergisine eklenen, tek kelimeyle dinlediğinizde tüylerinizi diken diken eden bir parça olan Susamam.

Son olarak son zamanlarda, tanınan POP sanatçılarla oluşturduğu Live Sessions 3’ü de yayımladı. özellikle sosyal mecralarda Reels ve Tiktok’ta baya popüler oldu. Açıkçası defalarca Şer’in sesinden dinlediğim parçaların böylece yorumlanması muazzamdı. Dinlerken bir kere daha tüylerim diken diken oldu. Elbette favorim her zaman Şer’in kendi sesi. Evet biraz fazla hayran olabilirim; Şer’e hayranlığı büyük biriyim. 🙂 Çünkü onunda parçalarının da yeri bende apayrı…

Yüzündeki eşitlik sembolüyle, boğazındaki susamam dövmesiyle, Şer’in aslında gerçekten bir şeyler değiştirmeye çalıştığını hepimiz biliyoruz. Ki bizlerde değişmesi gereken şeyler olduğunun bilincindeyiz. Daha fazla üzülmemek ve geleceğimizden kaygı duymamak istiyoruz, özellikle kadınlar olarak. Benim fikrimce Şer bir genç nesil algısı ve eminim benim gibi bir çok kişi onun parçalarıyla dipteyken umut bulmuştur. Ve tutunacak bir dal, adım atacak bir ışık bulmuştur. Şahsen benim devrimim, kendi içimdeki devrimim diyebilirim.

Değişmek inanın zor değil, önce kendimiz, sonra çevremiz sonra tüm dünya. Susmadan, Yorulmadan, Vazgeçmeden…

Live Sessions 3 hakkında düşüncelerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz.

Editör: Fatih Düz – 01.10.2022

Bu içerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum yapabilir, oy kullanabilir ya da tepki seçebilirsiniz. Gönderinizi oluşturun!

Rapor Et

Uzman

Zehra Garipli tarafından yazıldı

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir yanıt yazın

    Bibliyoterapi Nedir? | Bana Yardımcı Olabilir Mi ?

    Bilim İnsanları Uyardı: Yeni Virüs Bir Pandemiye Neden Olabilir!