içinde

MuhteşemMuhteşem

Beyninizi yakacak 10 film

İzlerken düşündüren ve “Yok artık!” dedirten filmleri seviyorsanız bu 10 film tam size göre.

Filmlerin konusu https://www.beyazperde.com adresinden alınmıştır.

Editör: Fatih Düz – 21.06.2022

#1 Fight Club (Dövüş Kulübü)

Dövüş Kulübünün birinci kuralı: Asla Dövüş Kulübü hakkında konuşma... Dövüş Kulübünün ikinci kuralı: Asla ve asla dövüş kulübü hakkında konuşma... Jack, hayatın sıradanlığına kapılmış bir sigorta memurudur. Uzun bir süredir 'insomnia' yani uykusuzluk hastalığından şikayetçidir. Kendi psikolojik sıkıntılarından kurtulabilmek adına grup terapilerine katılmaktadır. Terapiler esnasında Marla adında bir kızla tanışır. Bir süre sonra da hayatını değiştirecek olan Tyler Durden ile... Durden, Jack'in ulaşmak istediği tüm hedeflere ulaşmış olan bir adamdır ve Jack'i asla hakkında konuşulmaması gereken bir organizasyon olan 'Dövüş Kulübü' ile tanıştıracaktır. David Fincher'ın kısa sürede kült mertebesine erişen filminin popülerliği dillere destan. Filmin başrollerinde de Brad Pitt, Edward Norton ve Helena Bonham Carter gibi ünlü simaları görmek mümkün...

#2 Shutter Island (Zindan Adası)

Zindan Adası, Martin Scorsese'nin bir çok filmi gibi yine bir başyapıt statüsünde. Filmde, Teddy Daniels ve Chuck Aule isimli iki polis memurunun, Rachel Solando adlı bir akıl hastasının ortadan kaybolması üzerine tehlikeli akıl hastalarının tedavi gördüğü Shutter Adası isimli bölgede konuşlanan Ashecliffe Hastanesi'ne soruşturma yapmak için gitmesi ve sonradan gelişen esrarengiz olaylar aktarılıyor. Burada karşılaştıkları isyan tablosu ve çığrından çıkan işler bu davayı gittikçe zora sokacak, zamanla rüya ve gerçek arasındaki sınırlar zorlanacaktır. Usta yönetmen Martin Scorsese tarafından Dennis Lehane'nin ünlü romanından sinemaya uyarlanan filmin başrolünde yönetmenin gözde oyuncularından Leonardo Di Caprio bulunuyor.

#3 Predestination (Alın Yazısı)

Sıkı bir bilimkurgu filmi olan Predestination, zamanda seyahat edip olmuş ya da olası olayların önüne geçmeye veya suçluları yakalamaya çalışan bir zamansal ajanın hikayesini konu eder. Gizli bir serivise bağlı çalışan ajanın son görevi ise; 1975 yılında New York'ta yaptığı bir patlamada 11.000 insanın ölümünden sorumlu olan Fiyasko Bombacısı adlı kişiyi bulup bu patlamanın hiç yaşanmamış olmasını sağlamaktır... Görevi için 1970 yılına New York'ta bir barda, barmen olarak çalışmaya başlayan ajan orada “Evlenmemiş Anne” rumuzlu John isimli bir köşe yazarıyla tanışır. Küçük bir bar sohbetiyle başlayan ikilinin sohbeti, gecenin ilerleyen saatlerinde daha da derinleşir...

#4 The Butterfly Effect (Kelebek Etkisi)

Yıl 2002... Evan Treborn, özellikle yoğun strese yaşadığı anlarda baygınlık geçirmektedir. Bunun nedeni ise karanlık geçmişidir... Treborn çocukluğunda cinsel tacizlere maruz kalmış ve kuvvetli psikolojik travmalar yaşamıştır. Treborn tesadüf eseri zamanda yolculuk yapıp geçmişe dönebildiğini fark eder ve geçmişinin bu bölümlerini silmek için uğraşmaya başlar. Çocukluğuna geri dönmeyi başaran genç adam geçmişini yeniden kurgulamaya başlar.

'Kelebek Etkisi' iki genç yönetmen Eric Bress ve J. Mackye Gruber'ın imzasını taşıyor. Bilim kurgu ve gerilim öğelerini birbirine harmanlayan yapıt gösterime girdiği dönem büyük bir ilgiyle karşılanmıştı.

#5 Memento (Akıl Defteri)

Akıl Defteri, kısa süreli hafıza kaybı olan bir adamın karısını öldürenleri bulma çabasını konu ediyor. Leonard Shelby, ucuz otel odalarında konaklayan ve sadece nakit para kullanan biridir. Şık giysiler giyip, Jaguar marka araba kullanan Leonard, dışarıdan işadamı gibi görünmektedir. Fakat aslında hayatını karısına tecavüz edip öldüren kişiyi bulmak için adayan biridir.

Ne yazık ki Leonard’ın bu yolda ciddi bir engeli vardır, yaşadığı, çok ender rastlanan ve tedavi edilemeyen bir tür hafıza kaybı. Her ne kadar hayatının 'kaza'’dan önceki dönemlerini hatırlayabiliyorsa da, bazen 15 dakika öncesinde nereye gittiğini ve nerede olduğunu bile unutabilmektedir.

#6 Mr Nobody (Bay Hiçkimse)

Indiewire, Belçikalı yönetmenin bugüne kadarki en yüksek maliyetli bu filmini 'hem bilimkurgu, hem romans hem de Lynchvari bir zihin oyunu' diye nitelendiriyor. Başlıkta bahsi geçen Bay Hiçkimse, 2092 yılında dünyada kalmış son ölümlü olan 117 yaşındaki Némo adlı bir adam. Ölüm döşeğindeki Némo genç bir çocukken bir peronda durduğunu hatırlar. Tren kalkmak üzeredir. Annesiyle birlikte mi gitmeli, yoksa babasıyla mı kalmalıdır? Bu karar, sonsuz sayıda olasılığı doğuracaktır... Ve pek çok gezegen, iki ölüm ve sevilecek kadınlar...

Jaco van Dormael’in üçüncü uzun metrajlı filmi, kendi sözleriyle 'herkesin karşılaşabileceği sonsuz olasılıklar hakkında gerçekten de yüksek bütçeli deneysel bir film'.

#7 The Invisible Guest (Görünmeyen Misafir)

Adrian Doria; iş hayatında başarı yakalamış, eşi ve çocuğuyla birlikte sorunsuz bir aile hayatı yaşamakta gözüken, medyanın ilgi odağı ünlü bir iş adamıdır. Fakat kısa sürede gerçeklerin Adrian'ın çizdiği mükemmel hayat tablosuyla uyuşmadığı görülür. Adrian; gizli bir ilişki yaşadığı ortaya çıkan fotoğrafçı sevgilisi Laura’nın para saçılmış bir zeminde cesedinin bulunduğu evde, içeriden kilitli ve dışarıyla bağlantısı mümkün gözükmeyen bir otel odasında uyanmasıyla birlikte bir cinayet soruşturmasının odağı haline gelir.

https://iyikigormusum.com/contratiempo-the-invisible-guest-gorunmeyen-misafir-2017-1829

#8 Escape Room (Ölümcül Labirent)

Ölümcül Labirent: Şampiyonlar Turnuvası, hapsedildikleri ölümcül laberintten kurtulmaya çalışan bir grubun hikayesini konu ediyor. Zoey ve Ben, kurtulmayı başardıkları oyuna kendilerini hapseden kişiyle yüzleşmek ve mücadele etmek isterler. Öğrenirler ki ölümcül oyunun yapım şirketi Manhattan'dadır. Zoey ve Ben bir saldırı planı yapar ancak planları suya düşer. Yeniden aynı kişiler tarafından kaçırılan ikili, kendilerini bir bulmacanın içerisinde bulurlar. Çok geçmeden girdikleri vagondaki tüm yolcuların, daha önce bu oyundan kurtulan kişiler olduğunu fark eden Zoey ve Ben, kurtulmak için yeni tuzakları aşmaya çalışır.

#9 The Prestige (Prestij)

Prestij, birbirini alt etmeye çalışan iki sihirbazın hikayesini anlatıyor. 19.yy sonlarında Londra’da Robert Angier, sevgili eşi Julia McCullough ve Alfred Borden hem arkadaştırlar hem de bir sihirbazın asistanlarıdırlar. Bir gösteri esnasında Julia ölünce Robert, onun ölümünden Alfred’i suçlar ve birbirlerine düşman olurlar. Zaman içinde ikisi de hem ünlü olurlar hem de rakip sihirbazlara dönüşerek birbirlerinin sahne üstünde performansını sabote etmeye kalkışırlar. Alfred başarılı bir hile yapınca Robert, rakibinin sırrını çözmek konusunu takıntı halinde getirir ve trajik olaylar birbirini kovalar.

#10 The Room (Oda)

Oda, dileklerini gerçekleştiren bir oda keşfeden bir çiftin yaşadıklarını konu ediyor. New York'ta yaşayan otuzlu yaşlardaki Kate ve Matt, daha otantik ve sağlıklı bir yaşam arayışındadır. Bunun için şehirden ayrılmaya karar veren çift, New Hampshire'da eski bir eve taşınır. Yeni hayatlarına alışmaya çalışan çift, evlerinde istedikleri şeyleri gerçekleştirebilecek olağanüstü bir güce sahip gizli bir oda keşfeder. Akıllarından geçen her şeyi dileyen çift, istediklerine sahip olduklarında büyük bir şaşkınlık yaşar. Bir gün odadan, daha önce deneyip sahip olamadıkları çocuğu vermelerini istemeye karar verirler. Ancak Katee ve Matt'İn bu istekleri beklenmedik olaylar yaşamalarına neden olur.

Bu içerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum yapabilir, oy kullanabilir ya da tepki seçebilirsiniz. Gönderinizi oluşturun!

Rapor Et

Usta

Melike Bay tarafından yazıldı

Liste UstasıMakale YazarıTestçiModeratörYorumcuÜyelik Yılı

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir yanıt yazın

    Daha fazla yorum yükle

    21 Haziran Soyadı Kanunun Kabul Edilmesi

    Hayat, Sunulmuş Bir Armağandır İnsana