içinde

MuhteşemMuhteşem

Deneysel Fotoğrafta Kullanılan Teknikler

Deneysel fotoğraf, klasik fotoğraf anlayışıyla başlamış daha sonraları ise teknolojik gelişmeler eşliğinde yeni kimlik kazanmıştır. Bu bağlamda, tüm plastik sanatlarda olduğu gibi, fotoğrafın de varlığını sürdürebilmesi için yeni anlatım olanaklarına kavuşması, kendine özgü görsel dilini zenginleştirmesi gerekir. Deneysel yaklaşım fotoğrafın fiziksel ve kimyasal sınırları içinde önceden belirlenmiş geleneksel sürecin dışına çıkan, bağımlılığı ve zorunluluğu yıkmaya çaba gösteren, geçmişi bugünü ve yarını aynı anda yaşayan bir anlatım biçimidir. Deneysel fotoğrafın yaptığı şey ise; o imgeye bakışımızda başka yollar öne sürmek, hatta bunları keşfetmeyi önermektir. Bu bağlamda deneysel fotoğrafla izleyiciye sonsuz olanaklar sunulur; görüntülerde içerik ve biçim açısından alışılmış yatay, dikey dışında, her yönden okunmaya açılım gösterilir (Gezgin,1997:3,8). Deneysel fotoğraf, geleneksel olandan hem anlamsal hem de biçimsel olarak farklı olmak durumundadır. Dönemin fotoğraf sanatçıları, bu anlayış çerçevesinde klasik çekim anlayışından vazgeçip ortaya yeni olanaklar sunmuştur. İlk denemeler, 1835 yılında Talbot’un yapmış olduğu “Fotojenik Çizimler” adlı çalışmalar denilebilir. Bu çalışmalara örnek daha önce Deneysel Fotoğrafın Ortaya Çıkışı ve Gelişimi yazısında verilmiştir. Işığa duyarlı kağıtların üzerine yapılan bu çalışmalar deneysel fotoğraf tekniği bağlamında ilk örnekleri olmuştur. Daha sonraki gelişen süreçte Talbot, tiyosülfat kullanarak görüntüyü kâğıt üzerine kalıcı hale getirmiştir. Zamanın ilerlemesi ve fotoğraf sanatının modernleşmesi ile beraber ortaya yeni sanatçıları çıkardı. Bunlardan biri fotoğrafta soyut düşünceyi savunan Laszlo Moholy Nagy ismidir. Moholy Nagy, çalışma tekniği olarak “Fotoplastik” kavramını geliştirerek fotoğraflarında uygulamıştır. Fotoplastik tekniği, çeşitli grafik ve tasarım öğelerinin fotoğraf sanatı ile birleşmesiyle oluşan çalışmalardır. Moholy Nagy’ye göre fotoplastik anlayışı “Fotoğrafik öğelerin çizgiler ve diğer eklemelerle kombinasyonu, tek tek parçaların anlamının çok ötesine geçen beklenmedik gerilimler yaratır. Çünkü bu, fotoğrafla tasvir edilen olay öğelerinin basitten en basitine karmaşık üst üste binmeler garip bir birlik oluşturur. Bu birliğin sonuçları canlandırıcı, dokunaklı, yıkıcı, hicivsel, vizyoner, devrimci vb. olabilir.” (L. Moholy Nagy s.9). Bu düşünce anlayışı yeni bir yol açıp deneysel fotoğraf akımı için önemli bir yol açmıştır. Bu bağlamda aşağıdaki görselde Nagy’ın fotoplastik tekniğini kullanarak yapmış olduğu çalışma görünmektedir.

   Daha sonraki gelişen süreçte Moholy Nagy’ın sanat anlayışının etkisinde görünen Bauhaus okulundan Alman fotoğrafçı Otto Steiner gelmektedir. Otto Steiner, arkadaşları ile “Fotoform” hareketini başlatmıştır. Fotoform hareketi, 1949 yılında Avargart akımından etkilenerek kurulan oluşumdur. Oluşum genel olarak soyut düşünceyi benimseyerek ayrıntılı, keskin konstrastlı ve aşırı perspektifli çalışmalar yapılmıştır. Ayrıca fotoform hareketi içinde yer alan Otto Steiner ve arkadaşları fotomontaj, fotogramlar ve negatif baskı gibi teknikler kullanarak deneysel fotoğrafın gelişmesi neden oldu. Bu bağlamda aşağıda Otto Steiner’ın deneysel fotoğraf akımını benimseyerek yapmış olduğu “Yaya Ayağı” çalışması görünmektedir.

  Böylelikle sanatçıların, sanatı işlerken takındığı tutum ve işledikleri teknik deneysel fotoğrafın gelişimini olumlu olarak etkilemiştir. Gelişen süreçte fütürist akımdan etkilenen ve vortisizm’in temsilcilerinden biri olan Alvin Langdon Coburn’un schadograph çalışmalarında, Dadaizm ve sürrealizm akımını temsil eden Man Ray’ın rayogramlarında ve Bauhaus okulunun önemli temsilcilerinden olan fotogram çalışmalarında deneysel fotoğraf estetiği görünmektedir. Bu çalışmaların ortak noktası, fotoğraf görüntülerine farklı soyut anlamlar yüklemesidir. Örneğin, Alvin Langdon Coburn çalışmalarında enerji ve şiddet değerlerini vortograf olarak adlandırdığı teknik ile hız ve yenilik gibi kavramları deneysel bir şekilde ele almıştır. Coburn, bu ele alışı “Vortoskop” adındaki aynalarla kaplı üçgen bir tünelden yansıyan kristaller sayesinde yapmıştır. Bu bağlamda aşağıdaki görselde Coburn’un votograf çalışması görünmektedir.

Coburn’un kendine has deneysel yaklaşımlarından sonra 1920’lı yıllarda Alman Christian Schad, shadograf tekniğini kullanırken kitap ve gazeteleri kullanmıştır. Schad’ın shadgraflarında Man Ray ve Nagy’ın anlayışına benzer tarzdadır. Genel olarak çalışmalarında resimsel düzlem ön plana çıkmaktadır. Tarihsel olarak değerlendiğinde son olarak deneysel fotoğrafın en önemli temsilcilerinden biri de Man Ray ismidir. Man Ray, çalışmalarında anlamdan çok biçime önem vermiştir. Sanatçı, o zaman ki oluşan sanat ve tasarım ilgisini fotoğraf sanatına aktarmak istemiştir. Bu nedenle Ray, çalışmalarını gerçekleştirirken rayogram tekniğini kullanmıştır. Bu bağlamda fotoğraflarında uyguladığı rayogram tekniğinin yanı sıra filmin geliştirilme aşamasında ışıklandırılmasına dayanan solarizasyon işlemini de kullanır. 

Sanatçının rayogram tekniği, Chıristian Schad’ın shadogramlarından daha karmaşıktır. Çünkü Man Ray bu kompozisyonlarında hareket eden bir ışık kaynağını bir çizim elemanı olarak kullanmıştır (Bektaş,1992:54).  Man Ray, Schad’ın yaklaşımlarından daha etkili olmuştur. Man Ray’ın rayogram çalışmaları sayesinde gerçek ile hayal dünyası birleşti. Deneysel fotoğraf aracılı ile özgür hareket etme şansı elde etti ve adından söz ettirmeyi başardı. Bauhaus’un en önemli isimlerinden biri olan Ray, kendisinden sonraki gelen isimlere ilham kaynağı oldu. Bu bağlamda aşağıda Ray tarafından yapılan rayogram örneği görünmektedir.

20. Yüzyıl’ın sonlarına doğru oluşan teknolojik gelişmeler fotoğrafında dijitalleşmesine neden oldu. “1996 yılından itibaren yaygınlaşan dijital fotoğrafçılık, geleceğin fotoğrafçılığı olarak görülmektedir. Her şeyin dijital sisteme dönüştüğü günümüzde görüntülerin de dijitale kaydedilmesi vazgeçilmez bir gerekçe olarak kabul edilebilir” (Erişim http//: www.ifod.org, 2 Mart, 2009, s. 13:00).  Fotoğrafın dijitalleşmesi beraberinde yeni baskı teknikleri ve bilgisayar odaklı yeni yöntemler meydana getirdi. Fotoğrafta deneysel amaçlı olarak 20. yüzyılın başından beri biçimi bozuma uğratma, sonradan renklendirme, değişik zaman ve yerlerde çekilen görüntüleri üst üste getirme teknikleri kullanılmaktadır. Bilgisayar ise bu ortamı genişletmiş, seçenekleri çeşitlendirmiş, uygulamaya kendine özgü bir esneklik ve işlerlik kazandırmıştır. Estetize edilmiş gerçek anlamda bir metin, yapıt ya da dil, hangi teknikle ortaya çıkarılırsa çıkarılsın o bir yaratıcılık ürünüdür. Günümüzde görsel imajların duyuş, düşünüş ve yorum bileşkesi bilgisayar terminallerinin süzgecinden geçirilerek bir dil geliştirilmek istenmektedir.  

Bilgisayar teknolojisi çağdaş sanat uygulamasına yeni bir boyut getirmiş, temel mantığı değiştirmemiştir (Erişim, http//: www.ifod.org, 2 Mart, 2012, s. 13:00). Fotoğrafın yeni teknolojiler ile oluşan yeni dönemi beraberinde yeni tekniklerin kullanılmasına neden oldu. Bu bağlamda en çok kullanılan teknikler:

1. Işıkla Boyama: Uzun pozlama yapılırken herhangi bir ışık kaynağı aracılığı ile fotoğrafın boyandığı veya çizildiği fotoğraf tekniğidir.

2. Kamera İçi Efektler: Gelişen teknolojiler sonucunda üretilen fotoğraf makineler içinde bulunan efektlerdir. Fotoğraf makinelerin menü kısmında yer alan efektler fotoğrafa resim etkisi vermektedir. Ayrıca kişisel tercihler doğrultusunda posterleştirme, alan derinliği, minyatür veya illüstrasyon yapabilmektedir.

3. Montaj: Fotoğrafik kolajların geneline montaj denilmektedir. Oluşturan görüntüleri, yeni bir sahne hale gelmesi için birlikte katmanlanır. Genel olarak Photoshop programı aracılığı ile yapılan çalışma doku ve derinlik kazanır

4. Yansıtılan Görüntü: Yüzeye ışık veya şekiller yansıtarak bir görüntüye boyut kazandırmak amacıyla yapılan tekniktir. Yüzey herhangi bir kişi, nesne ve yüzey olabilir. Eric Burke, bu teknik sayesinde deneysel ve soyut fotoğraflar elde etmiştir. Bu bağlamda aşağıdaki görseş yansıtılan görüntü tekniğini kullanarak yapmış olduğu “Yaşayan Sanat” deneysel fotoğraf çalışması görünmektedir.

Editör: Fatih Düz – 12.06.2022

Bu içerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum yapabilir, oy kullanabilir ya da tepki seçebilirsiniz. Gönderinizi oluşturun!

Rapor Et

Usta

Fatih Düz tarafından yazıldı

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir yanıt yazın

    Capture Card Nedir, Ne İşe Yarar, Nasıl Kullanılır?

    Artık Telefon Numaranızı Google Arama Sonuçlarından Kaldırabileceksiniz