içinde

Alışveriş Deneyimini Kolaylaştıran Teknolojiler

Alışveriş; insanların birbiriyle üretim, tüketim ve dağıtım zinciri oluşturarak gerçekleştirdiği bir iletişim çeşididir. İlk insanlardan günümüze kadar insanların sosyolojik yapısının zorunluluğu nedeniyle mal ve ürün hizmeti sağlamak ve hizmete kavuşmak amacıyla alışverişler yaşanmış, yaşanmaya devam etmekte, bundan sonra da yaşanacaktır. Her dönemin sosyokültürel yapısı, ekonomik düzeni, çağa göre ilgi ve ihtiyaçları alışveriş kültürünü de oluşturmuştur.

Alışveriş Kültürü; belirli bir çağda ve mekanda insanların ortak ürünler üzerinden mal alım – satım sürecini ifade eder. İnsanlık Çağı bu bakımdan üç çağa ayrılmıştır. Tarım Çağı, Sanayi Çağı ve Teknoloji Çağı. Tarım Çağı genellikle buğday, un üzerinden; Sanayi Çağı makine, alet aracılığıyla; Teknoloji ise medya ve internet üzerinden çarkın döndüğü sistem olarak göze çarpar. Her dönem kendi sistemi üzerinden alışveriş mekanizmasını kurmuş ve geliştirmiştir. Bir bakıma her alışveriş sistemi kendi teknolojisini oluşturmuştur. Böylece Alışveriş Kültürü resmi ortaya çıkmıştır. İnsanlığın sürekli hayatı kolaylaştırmak ve hızlandırmak için yaptığı yenilikler kendini alışverişte de göstermiştir. Sanayi Devri öncesinde kol gücü üzerinden dönen alışveriş sermayesi giderek önce kendini makinelere daha sonra da internet üzerinden alışverişe bırakmıştır. Günümüz 21. yüzyılında artık alışverişler telefon, internet, tablet veya kablosuz cihazlar aracılığıyla yapılmaktadır. Örneğin artık insanlar bakkallara temel ihtiyaçları almak için gitmek yerine; firmaların internet siteleri aracılığıyla ürünlere kolayca ulaşabilmektedir. Şirketler artık “KAZAN – KAZAN POLİTİKASI” gereği ürünlerini kurdukları küçük ve az masraflı araçlarla tüketicilerin kapısına kadar götürmektedir. Kartsız işlemler, elektronik robotlar, Yüz Tanıma Teknolojisi gibi yöntemler hem müşterilerin daha kolay alışveriş yapmasını hem de hizmetlerden memnun kalmasını sağlamaktır. Kartsız İşlemler; kağıt ve madenî paranın yerini almış, elektronik robotlar merak ve heyecan yaratmış, Yüz Tanıma Sistemi de güvenlik açısından müşterilerde ilgi uyandırmıştır. Bunun gibi birçok ürünle beraber, insanlar alışveriş yapmaya özendirilmekte ve tüketicilerde alışveriş yapma isteğini arttırmaktadır.

Peki tüketicileri bir ürünü almaya iten nedenler nelerdir?

  1. Ürün Fiyatı: Her tüketici bir ürünü ne kadar çok beğenirse beğensin fiyatının bütçesine uygun olup olmadığına dikkat eder.
  2. Marka: Tüketici aldığı bir malın hangi firma tarafından üretildiğini merak eder. Çünkü ürün ile tüketici arasında duygusal bağı sağlayan unsur markadır. Tanınırlığı olan markalar tüketicilerin zihninde güven, kalite, sağlamlık, uzun ömür, müşteri memnuniyeti gibi algılara tekabül eder. Bu yüzden bu markaların e – ticaret üzerinden yaptığı tanıtımlar, reklamlar, çıkardığı yeni ürünlerin ulaşılabilir olması tüketicilerin ürüne daha fazla rağbet etmesini sağlar.
  3. Popülerlik: Her dönemin kendine özgü bir alışveriş dinamiği vardır. Alışverişler o dönemin alışveriş sistemi üzerine inşa edilir ve döner. Halk tarafından çokça konuşulan, çarşılarda, sokaklarda, bilboardlarda sürekli gösterilen ürünler her gün göze çarptığı için tüketicilerin zihnine yerleşir. Yerleşen ürünler ses, resim, logo, müzik ve birçok hatırlatıcı tarafından desteklenerek popülerlik kazanır. Bir ürünün popülerliği ne kadar yüksekse, yani bir anlamda teknolojiye sağladığı fon ne kadar geniş ise ürünün tüketicideki ve alışveriş listesindeki yeri yükseklere çıkar.

İnsanlar alışveriş yapmaya ve bir ürünle ilgilenmeye, konuşmaya her zaman yatkındır. Bu yüzden kendi hedef kitlesinin yaş, cinsiyet, gelir durumu, eğitim düzeyi, meslek analizini doğru tespit etmiş markalar tüketicilerini kendine daha sadakatli hale getirir. Markalar bunu dikkate alarak hedef kitlesine yönelir. Kırsal kesimde yaşayan tüketicilere yönelik alışveriş politikası ile gelir durumu yüksek şehirli tüketicilere aynı reklam pazarlanmaz. Örneğin kırsal kesimde yaşayan bir tüketiciye ürün kalitesi çok yüksek, gelir seviyesi belirli oranların altında kalan müşterilerin ulaşamayacağı bir reklamı yapmak yanlış bir stratejik planlama hatasıdır. İnternete zor ulaşabilen insanlar için kullanılması gereken kanal genellikle TV ve radyolardır. Fakat gelir durumu yüksek, refah içinde yaşayan bir tüketiciye ise sosyal medya, TV, radyo, telefon gibi kitle iletişim araçları sayesinde kolayca ulaşılabilir. Bir anlamda ürünlerin ve markaların tasarımı hedef kitlenin sosyoekonomik yapısı dikkate alınarak şekillenir.

Alışveriş Sistemleri aynı zamanda bir küresel kapitalist sistemin de çarkını işleten parçadır. Kapitalist sistem parayı sürekli kazanma ve aktarma üzerine kuruludur. Büyük şirketler ve markalar her zaman kapitalizme hizmet eder. Kapitalizm kendisine para getiren her türlü eylemi mübah görür ve normale çevirir. Eskiden tuşlu telefon, kablolu internet, tüplü televizyonlar aracılığıyla yapılan alışverişler günümüzde bir parmak tuşu kadar yakınlaşmıştır. Örneğin eskiden fatura ödemek, ürün almak için bankaların kapısında sabahtan akşama kadar kuyruklar oluşurken; şimdi mobil bankacılık üzerinden her türlü işlem çok kısa sürede çözüme kavuşmaktır. Tüketiciler ürün almak için mağazaya giderken ulaşım sıkıntısı yaşamamak adına tüm ürünlere e – ticaret üzerinden ulaşmayı tercih etmektedir. Hem daha kolay hem de daha az enerji tüketen bu sistem günümüzde neredeyse tüm insanların ulaşabileceği noktaya gelmiştir.

Geçmişten günümüze değişen, gelişen ve gelecekte de çağın gereksinimleri dikkate alınarak değişecek alışveriş biçimleri yeni teknolojik ürünlerin de ihtiyacını doğuracaktır. İnsan doğasının rahat düşkünü yapısı her türlü gelişmeye uyum sağlar. Alışverişler de buna göre şekillenir. Sinemalarda, Amerikan Sinemasında, Hint Dünyasında insanlara sunulan yeni dünya hayali insanların çok farklı bir dünyada yaşanabileceğinin hayallerini kurgular. Bu da alışveriş düzeyinde de böyle bir reformun mümkün olabileceğini insanlara vâad eder. Belki de gelecekte alışveriş merkezlerinde insanlar yerine satış danışmanı olarak robotlar daha fazla görülecektir. Alışverişler de ona göre evrilerek cazip hale gelecektir. Bu bakımdan gelecek yüzyıl alışveriş kavramını farklı noktalara taşıyacak, belki de insanlara duyulan ihtiyacı azaltacaktır. Yaşanacak gelişmeler neler getirir bilinmez; alışveriş kavramının da yeni tanımlar kazanacağı su götürmez bir gerçek olarak ufukta ışığını etrafa yansıtmaktadır.

Editör: semra – 27.11.2023

Bu içerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum yapabilir, oy kullanabilir ya da tepki seçebilirsiniz. Gönderinizi oluşturun!

Rapor Et

Danışman

Furkan Toprak tarafından yazıldı

1999 yılında Mersin'de doğdum. 22 yaşındayım. Çukurova Üniversitesi İletişim Bilimleri 2. sınıf öğrencisiyim. 2018 yılında Harran Üniversitesi'nde Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü kazanmıştım; devam edemedim. Ardından bir süre bekleyip Çukurova Üniversitesi'nde İletişim Bilimleri bölümüne kaydoldum. Küçükken bir trafik kazası geçirdim. Bu durum sağlığım açısından fizikdel gelişimimi olumsuz etkiliyor. Hedefim bu sitede yazılar yazarak, fotoğraflar paylaşarak farkındalık yaratmak olacaktır.

Makale YazarıYorumcuÜyelik YılıVideo YapımcısıTestçi

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir yanıt yazın

    Vizyon Panosu | Hayallere Giden Yol Haritası Hazırlamak Mümkün Mü?

    Herediter Anjioödem nedir, belirtileri nelerdir?