içinde

HavalıHavalı

Fransız Edebiyatçı Ve Filozof Albert Camus’un Hayatına Bir Bakış

Felsefe dünyasına da en az edebiyattaki gibi büyük izler bırakan, fakat yaşama “Yabancı” olmuş Albert Camus…

Hayatı

1913 Cezayir doğumlu yazarın babası Fransız annesi ise İspanyol kökenliydi. Çocukluğu ise pek tozpembe geçmemişti. 1. Dünya Savaşında babasını kaybedip yoksulluk içinde büyüdü. Annesi evlerde hizmetçilik yapıp Camus’a iyi bir eğitim hayatı vermeye çalıştı. Bu imkansızlıklar içinde liseyi burslu kazanıp daha sonra da Cezayir Üniversitesine kabul edildi. Futbola merak saldı fakat 17 yaşında bıraktı, çünkü verem hastalığına yakalanmıştı. Genç yaşında çok sevdiği şeyi bırakmasının etkisi ile şu sözleri söylemiştir.

“Ahlaka ve insan yükümlülüklerine dair öğrendiğim ne varsa futbola borçluyum.”

Eğitimini 1936’da tamamlarken politik olarak da aktifleşti. 1934’te Fransız Komünist Partisine katıldı nasyonal sosyalizme tepki olarak. Daha sonra partiden Troçkist suçlamasıyla ihraç edildi. Felsefe eğitimini bitirse de kendini asla filozof olarak görmüyordu.

1934’te yaşamını Simone Hie ile birleştirdi. 2 yıl süren bu evlilikten sonra Francine Faure ile evlendiğinde 2 kızları oldu. Siyasi anlamda başkaldırmaları oldu ve “Yabancı” ile “Sisifos Söyleni” kitaplarını yazdı. Yazarken tıpkı Hemingway gibi ayakta yazmayı tercih etti. Sigarayı da oldukça fazla tüketirdi hatta sigara isminde bir kedisi bile vardı. “Combat” adlı gazete çıkardı. Felsefeci Sartre ile de bu gazete sebebiyle tanıştı. 2. Dünya Savaşı sonrası komünizme karşı çıkınca arkadaşlarıyla arası bozulan Camus’u bu olay aynı zamanda Sartre’den de uzaklaştırdı. Oyun ve denemeler yazdı. 1957 yılında ise Nobel Ödülüne layık görülen ikinci en genç ve ilk Afrika doğumlu yazar oldu.

İdeolojileri

“Hayat hiçbir şey değildir. İtina ile yaşayınız.” diyen Camus’un eksistansiyalizm felsefesine yakın olduğunu söylemek mümkün. Ayrıca absürdizmin de en bilinen isimlerinden. Kendisini varoluşçu olarak görenlere ise şunları söylemiştir:

“Sartre ve ben kitaplarımızı birbirimizi tanıdığımızda farklı olduğumuzu anladık. Sartre bir varoluşçudur, benim yayımladığım tek fikir kitabı ise sözde varoluşçulara doğrultulan “Sisifos Söyleni”dir.”

Ünlü Eserleri

Yabancı (roman-1942)

Veba (roman-1947) (İtalyan yönetmen Luchino Visconti ve Türk yönetmen Zeki Demirkubuz ile filme uyarlandı.)

Düşüş (roman-1956)

Mutlu Ölüm (roman-1970)

İlk Adam (roman-1995)

Avusturya’da İsyan (oyun-1935)

Caligula (oyun-1938)

Sıkıyönetim (oyun-1948)

Sisifos Söyleni (deneme-1942)

Tersi ve Yüzü (deneme-1937)

Başkaldıran İnsan (deneme-1951)

Ölümü 

1960’da küçük bir Fransız kasabasında arkadaşı ile trafik kazasında 46 yaşında hayata veda etti. Cebinde ise o güne ait kullanılmamış bir tren bileti vardı…

“Bana her şeyi açıklayan öğretilerin aynı zamanda beni zayıflatmalarının nedenini şimdi anlıyorum. Kendi yaşamımın ağırlığından kurtarıyorlar beni, oysa onu yalnız başıma taşımam gerek.”

 Camus’dan birkaç alıntı

“Çocuklara işkence yapılan bu dünyayı sevmeyi ölünceye kadar reddedeceğim.”

“Kimse insanın sadece normal olabilmek için ne kadar çok çaba sarf ettiğini fark etmiyor.”

“Kurgu, gerçeği onunla söylediğimiz bir yalandır.”

“Bir yazarın amacı, medeniyetin kendisini yok etmesini engellemektir.”

“Ruh çok acı çektiğinde talihsizlik için bir tat geliştirir.”

Kaynaklar:

www.legacy.com

www.discoverwalks.com

www.goodreads.com

Editör: Zehra Garipli – 02.09.2022

Bu içerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum yapabilir, oy kullanabilir ya da tepki seçebilirsiniz. Gönderinizi oluşturun!

Rapor Et

Yazar

bengysu tarafından yazıldı

bazen yazar, çoğu zaman çizer

TestçiMakale YazarıListe UstasıYorumcuÜyelik Yılı

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir yanıt yazın

    Daha fazla yorum yükle

    Modayla Cinsiyet Kalıplarına ve Toksik Masküleniteye Karşı Gelmek

    The Power of the Dog Nasıl Bir Film?