içinde

MuhteşemMuhteşem

Sorgulamamaya Alıştıysanız Bu Sorular Sizi Sersemletecek Ve Mutlaka Değişeceksiniz

Bize öğretilen her şeyin doğru olduğunu varsaymamız öğretildi, ama ya doğru değillerse?

Bize öğretilen her şeyin doğru olduğunu varsaymamız öğretildi, ama ya doğru değillerse?

Bildiğimiz Gerçekliği Sorgulatan 31 “Ya Olursa” İhtimali

Ya eğitim sistemimiz, sistemin ekonomik köleleri olmamız için bizi eğiten bir beyin yıkama makinesiyse?

Ya beyin yıkama, kara büyü ninnileriyle beşikte başlasaydı?

Ninnilerin bir tür kara büyü olma olasılığına bakacak olursak, anlamsız cümlelerin aynı tonda ve belli bir ritimle ilerlediğini görürüz ki bu da bir tür meditatif moda sokar insanı.

Ya tıbbi marihuana aslında genetiği değiştirilmişse ve yardım etmeyip size zarar verdiyse?

Ya tıp kurumlarımız aslında bizim çıkarlarımıza yürekten sahip değilse?

Tıp kurumlarında ne yazık ki her sektörde olduğu gibi ilaç firmalarıyla çıkar ilişkisi bulunan doktorlar tespit edilmiştir. Organ mafyaları ile çalışan doktorlar da vardır. Bir sektördeki kötü niyetliler tabii ki bütün sektörü lekeleyemez ve bizi hayatta tutan mucizevi, kalbi saf iyilikle dolu doktorları da tanıyoruz.

Ya aşılar doğuştan gelen yeteneklerimizi ortadan kaldırmak için yaratılmışsa?

Yukarıdaki tez uzun zamandır araştırılıyor ve bu fikre sahip bilim insanları da mevcut. Aşıların, Dna’nın önemli özelliklere sahip reseptörlerini kapattığı ve baskıladığı yönünde makaleler yazan bilim insanları olsa bu konu hala muammadır.

Ya gerçekten yetenekli ruhları otistik varlıklara dönüştürmek için aşılar yaratılmışsa?

Otistiklere bakınca olağanüstü yeteneklerini görmemek mümkün değil zaten. Kimisi seslere, kimisi şekillere ve daha pek çok farklı alanlara yönelik sıradan insanların anlayamayacağı yeteneklere sahiptir. Onları gözlemlediğinizde farklı ve tanımlayamayacağınız esrarengiz bir yönleri olduğunu fark edersiniz. Aşıların bu noktada rolü nedir derseniz bunu ancak aşıları ve içeriğini inceleyip rapor sunabilen doktorlarımız yanıtlayabilir.

Şu anda bu gezegende bir manyetik kutup değişimi yaşıyoruz. Ya tersine dönüş, zihnimizin her iki yarım küresini de tamamen entegre ederse?

Bunun anlamı, bir yanı sayısal ve bir yanı sözel zekayı barındıran beyin artık her iki zeka türüne de sahip olacaktır. Ütopik bir dünyaya zemin hazırlayan önemli gelişmeler bizi bekliyor gibi görünüyor.

Ya paranın, dinin ve hükûmetin çöküşü, bizi Tek Dünya Hükûmetine veya Yeni Dünya Düzenine uydurmak için kontrollü bir yıkımsa?

Tamamıyla katıldığım bir sorgulayış olmuş. Her şey gayet kontrollü görünüyor ve zaten ”Yeni Dünya Düzeni” diye adlandırdıkları güçlü arzularını defalarca dile getirdi hükûmetler.

“Yukarıda ne varsa aşağıda da o vardır.” doğruysa, ya bu gezegende olduğu kadar üstümüzde de galaktik savaşlar oluyorsa?

Eski bir söyleme göre yukarıda da aşağıdaki düzenin yansıması mevcuttur. Kesinliği bilinmemekle beraber birçok eski yazma eserde bu yönde beyanlar dikkat çekiyor.

Ya astroloji, kontrolörlerimizin zamanı okuma şekliyse?

Ne zaman Mars Dünya’ya yaklaşsa savaşların çıkması ya da Neptün ile beraber manevi yükselişler yaşanması tesadüf olamaz diye düşünüyorum.

Ya “Bir’in Yasası”ndaki hasat, ruhların gerçek bir hasadıysa?

Kıyamet, farklı kültürlerde hasat olarak tanımlanıyor.

Ya İncil’deki Tanrı aslında başka bir gezegenden gelen negatif bir varlıksa?

Bu fikri, yaşarken teyit etme şansımız yok maalesef.

Ya tünelin sonundaki Işık, bizi bu üçüncü boyut kontrol sistemine geri getiren aynı sistemin parçasıysa?

Bunu düşünmedim değil. Zira o yaşanan dejavulara bakılırsa buraya ve bu zamana defalarca geldiğimizi düşünebiliriz.

Ya bu gezegenin üzerinde ruhlarımızın bu reenkarnasyon sisteminden ayrılmasını engelleyen bir ızgara varsa?

Olur mu olur. Bilim kurguların çoğu gerçek oldu. Belki bu soru da o gerçeklerden biridir.

Ya tekrar tekrar reenkarne olmamız için kandırıldıysak?

Ya hükûmetlerimiz gerçekten dini kontrol eden aynı varlıktan oluşan bir gölge hükûmet tarafından yönetilseydi?

Korkunç bir rüyadan korkunç bir gerçeğe uyanmak gibi olurdu.

Ya piramidin tepesindeki göz, bizi kontrol eden kötü niyetli bir dünya dışı yaratıksa?

Ya bu gezegenin asil soyları ve kontrolörleri ne kadar güçlü olduğumuzdan gerçekten korktuysa?

Kadim metinlerde, insan türünün Tanrının halifesi olduğunu ve inanılmaz doğaüstü güçlerle donatıldığını söyleyen peygamberler görürüz. Nitekim beyin ve rüya olguları bile hala çözümlenemeyip insanların birçok özelliği gizemini korumaktadır. Gerçekten güçlüsünüz yani buna inanın.

Ya aynı insanlar, gücümüzü ve yeteneklerimizi keşfetmemizi engellemek için korkuyu kullandılarsa?

Korku, insanın gücünü elinden alan ve insanı korktuğu negatif durumlarla yüz yüze getiren manipülatif bir duygudur. Bu özellik de insanın ne kadar güçlü olduğunu kanıtlar niteliktedir. İnsanın gücü her duruma galip gelir ve bu güzel özelliğiniz sayesinde sizi korkularla yönetmelerine izin vermeyin.

Ya Sümer metinleri, bizi mevcut yapı sistemimizde tutmak için uzun vadeli bir planın parçası olarak uzun zaman önce yeniden yazıldıysa?

Ya bu gezegendeki varlıkların çoğu sadece Anunnakiler tarafından genetik olarak manipüle edilmekle kalmayıp, aynı zamanda sadece yakın gelecekte aktive edilmek üzere yardımsever dünya dışı varlıklar tarafından daha yüksek DNA iplikleri verildiyse?

Dna’mızda aktive olmayan genler söz konusu. Bu noktada bilim adamlarının ciddi çalışmaları var, inceleyebilirsiniz.

Ya para diye bir şey olmasaydı? Hayatınla ne yapıyor olurdun?

Hayal etmesi bile imkansız hale geliyor. Herkesin hobileri olurdu ve sanıyorum ki kötülük biterdi.

Ya doğum lekeleriniz gerçekten önceki bir yaşamdan kalma izlerse?

Bu konu her zaman ilgimi cezbettiyse de net bir şey söyleyemem. İçimden bir ses ise bu savı doğruluyor.

Ya rüyalarımız uyanık hayatımızdan daha gerçek olsaydı?

Belki de daha gerçekler.

Ya dünyayı hayallerimizle değiştirebilseydik?

Her şey önce bir hayaldi, sonra somut hale getirildi. Yani zaten hayallerimizle dünyayı inşa ediyoruz.

Ya bu büyük uyanış, uysalların Dünya’yı miras alması için İlahi planın bir parçasıysa?

Umarım öyledir.

Ya gerçekten kontrolörlerimizden daha ruhsal olarak daha güçlü olsaydık?

Zaten öyleyiz sadece kendi gücümüzü unuttuk ve bir zavallılar ve günahkarlar ordusu olduğumuza inandırıldık.

Peki ya Hopiler “ beklediklerimiz biziz ” dedikleri zaman haklıysalar?

Bir kurtarıcı gelmeyecek, kolaycılığı bırakmak lazım.

Ya Dna’nız halihazırda aktive oluyor ve içinizde yeni yetenekler ve hediyeler yaratıyorsa?

Ya zaten bu yeteneklere sahipseniz ama bilmiyorsanız?

Editör: Sümeyye Özmen – 26.08.2022

Bu içerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum yapabilir, oy kullanabilir ya da tepki seçebilirsiniz. Gönderinizi oluşturun!

Rapor Et

Uzman

Sümeyye Özmen tarafından yazıldı

Gökçe Sultan'ın Diyarı kitabının yazarı
Türk dili ve edebiyatı öğretmeni
Calamus yayınevi genel yayın yönetmeni
NLP uygulayıcısı
Fikri firarda spiritüel okuyucu

YorumcuMakale YazarıVideo YapımcısıModeratörÜyelik Yılı

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir yanıt yazın

    Etkileyici Ve İkna Edici Olmak İstiyorsan, Retorik Ne Demek Öğrenmelisin

    Bu Klasiklere Göz Atmalısın! 1950 Yapımı Efsanevi Marlon Brando Filmleri