içinde

MuhteşemMuhteşem

Chemtrail Komplo Teorisinin “İzini” Sürmek

“Kimyasal püskürtme kuramı” adıyla da bilinen Chemtrail komplo teorisi, uçakların gökyüzünde bıraktıkları izlerin içinde kimyasal  madde olduğuna inanılan bir komplo teorisidir. Bu teoriye inananlar, normalde uçak izlerinin çok çabuk yok olduğunu fakat gizlice ve kasten kimyasallar püskürttüğü düşünülen bu uçakların izlerinin çok geç yok olduğuna ve doğal yolla, hızlıca kaybolmadığını öne sürmektedir. Teorisyenlerin savunduğu bu düşünceler bazı bilim toplulukları tarafından araştırılmış ancak doğruluğu ispatlanamamıştır. Yalnızca birkaç bilim insanı böyle bir olayın varlığı hakkında ve uyarılarda bulunarak teorisyenlerle ortak görüşte olmuştur. Uçakların ardında bıraktıkları ize kuyruk izi (contrail) denmektedir ve bu izler su tabanlı yoğunlaşma sonucu ortaya çıkmaktadırlar. Uçaklar genellikle, -40/ -50 derece civarında hava sıcaklığında ve 25-30.000 feet yükseklikte uçmaktadır. Uçak yüzeyi ve egzoz gazı uçağın çevresindeki sıcaklığa göre daha fazla olduğundan sıcak yüzey -50 derece gibi soğuk bir ortamdan geçtiğinde uçağın arkasında contrail denilen bu yoğunlaşma izi kalır. Kısaca, uçaktan çıkan sıcak gaz çevresindeki soğuk havaya maruz kaldığında yoğunlaşma yaşanır. Soğuk havada cama nefes vermemiz gibi bir durum aslında. Kuyruk izine baktığımızda uçakların geçmesinden kısa bir süre sonra bu izlerin gökyüzünde kaybolduğunu fark ederiz. Contrail’in aksine kimyasal içerikli olduğu düşünülen bu kuyruk izlerine ise teorisyenler chemtrail adını vermiştir. Chemtrail, İngilizce, chemical (kimyasal) ve trail (iz) kelimelerinin birlikte kullanılmasından türetilmiştir.

Peki teorisyenlere göre neden kimyasal püskürtme yapılıyor?

Chemtrail teorisyenlerine göre, zihni kontrol etme üzerine kurulu psikolojik manipülasyon, nüfus kontrolü, güneş radyasyonunu kontrol etmek, hava durumunu değiştirmek ve insanları hasta edip ilaç satışını artırmak gibi nedenlerle devlet/ler veya büyük şirketler aracılığıyla iklim ve insanlar üzerindeki dengenin bozulması amaçlanmaktadır.

İlk ne zaman ortaya atıldı?

Chemtrail komplo teorisi ilk kez 1996 yılında Amerika’da, halkın üzerine uçaklardan ne olduğu bilinmeyen birtakım maddelerin püskürtülmesi iddiası ile ortaya atılmıştır. Bilim insanları ve çeşitli kuruluşlar (Amerika Birleşik Devletleri Çevre Koruma Ajansı, Federal Havacılık Kurulu, NASA ve NOAA) tarafından yapılan araştırmalar sonucunda bu durumu doğrulayacak herhangi bir veri olmadığından teori her seferinde reddedilmiştir. Elbette bu kurumların yaptığı ve reddettiği araştırma sonuçları teorisyenlerce, “üzeri kapatılmak istenen, göstermelik bir araştırma” olarak halka sunulan çalışmalar olmuştur. Teorisyenlerin ortaya attığı sebepler; iklim kontrolünden askeri silah testi veya kimyasal nüfus kontrolüne değin oldukça  farklı ve çeşitlidir. Bob Downing, “Conspiracy theorists look up: some argue jet contrails are U.S. chemical spray” adlı makalesinde iddia edilen kimyasalları sıralamıştır. Downing’e göre bu kimyasal maddeler; baryum ve alüminyum tuzları, polimer elyafları, toryum / silisyum karbür’dür. Ayrıca Chemtrail’in HAARP (Yüksek Frekanslı Aktif Aurorasal Araştırma Programı) tabanındaki elektromanyetik silah programı için yapıldığını düşünen kaynaklar da vardır.

2014 yılında Almanya Başbakanı Angela Merkel de teorisyenlerce konunun içine dahil edilmiş ve Merkel’in uçakta çekilmiş bir fotoğrafı paylaşılarak Chemtrail teorisine destek verdiği iddia edilmişti. Daha sonradan ise bu fotoğrafın ILA Berlin Air Show’un açılış töreni sırasında çekildiği tespit edilmişti.

Bunca spekülatif açıklama ve paylaşımın ardından, konuya ilişkin ilk bilimsel çalışma 2016 yılında hakemli bir dergide yayımlanmıştır. Makalede, uçak atığı ve atmosferik atık birikim uzmanlarıyla yapılan görüşme sonuçları aktarılmıştır. Çalışmaya katılan 77 uzmandan %98,7’si teoriye dair kanıt bulunmadığı görüşündedir. Uçak izlerindeki belirgin farklılıklar ise nem ve hava durumunda yaşanan değişikliklere bağlanmıştır. Sonuç bölümünde, uçak teknolojisinde yaşanan değişimlerin kuyruk izlerinin (contrail) daha uzun süreli havada kalmasına neden olabileceği söylenmiştir. Endüstriyel alanda yaşanan gelişmelerin havadaki aerosol birikimini arttırabileceği yönünde görüş de belirtilmektedir. Chemtrail teorisyenlerinin öne sürdüğü ve gökyüzünde uzun süreli kalan kuyruk izleri, uzmanlara göre hava değişikliği ve teknolojik yenilikler nedeniyle yaşanmaktadır.

The Guardian’ın 2017 yılında yaptığı bir haberde Tammi adlı bir kadın da teorinin gizlice yapıldığını belirterek havaya bırakılan bu kimyasallar sayesinde çevre ve insan sağlığına zarar verildiğini öne sürmüştür. Kimyasal salınımların Alzheimer dahil pek çok beyin rahatsızlığına ve kansere neden olduğunu da eklemiştir.

Ülkemizde ise henüz çok sayıda destekçisi bulunmasa da “Türkiye Chemtrails Mücadele Grubu Görüntü Paylaşım” adında Facebook grubunda teoriyi savunan video ve görüntüler mevcuttur.

Teorinin kanıtlandığına ve uçaklarda Chemtrail düğmesinin bulunduğuna ilişkin çıkan “kanıt”lar da doğrulanmamıştır. Detaylı açıklamaya dilerseniz buradaki linkten erişebilirsiniz:

(https://www.malumatfurus.org/ucak-chemtrails/)

Uzunca yıllardır tartışılan ve yavaş yavaş ülkemizde de gündeme gelen chemtrail komplo teorisi hakkında siz ne düşünüyorsunuz?

Editör: Astropower – 17.08.2022

Bu içerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum yapabilir, oy kullanabilir ya da tepki seçebilirsiniz. Gönderinizi oluşturun!

Rapor Et

Yazar

Moonlighter tarafından yazıldı

Makale YazarıYorumcuÜyelik Yılı

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir yanıt yazın

    Daha fazla yorum yükle

    Venüs Gezegeni Hakkında Garip Detaylar

    Aspendos Antik Kenti ve Hikayesi