Cemal Süreya, 1931 yılında Erzincan’da dünyaya gelmiştir. Aslında gerçek ismi Cemalettin Seber’dir. Fakat Cemal Süreya olarak tanınmış Kürt asıllı Türk şair, yazar, ve çevirmendir. Türk şiirinde modernist bir hareket olan ikinci yeni şiirinin şairlerinden biridir. İlk şiir denemelerini ortaokulda eskizlerle, lisede aruzla yapsa da asıl şiir çalışmalarına üniversite yıllarında başlamıştır.
Herkesin hayatına dokunmuş herkesin yüreğine bir parça merhem olmuştur yazdıklarıyla.
“Bir takvim ve bir şişe rakı yeter bana. Takvim senin geleceğin günleri saymaya, rakı gelmediğin günleri kurtarmaya.”
“Seni soruyorlar öldü mü diyeyim yoksa dönecek mi? İkisi de imkansız değil mi? Çünkü biliyorum; asla geri dönmezsin ve biliyorsun; sen benim için ölmezsin.” dizeleriyle aşk acısı çekenlerin, “Her gece onu düşünmekten saatim ilerlemez oldu. Kim sorsa saat kaç diye, cevabım hep aynı O’na doğru.” ve “Yüreğine bir bilet kes, cam kenarı değil can kenarı olsun.” dizeleriyle de sevgilisine güzel söz söylemek isteyenlerin kapısını çaldığı bir şair olmuştur Cemal Süreya.
Herkes gibi hayatla boğuşurken denk geldim şairin şu dizelerine: “Uğraşmayı bırak artık dünle ve dündekilerle. Bir de hep yanında olanlarla yarına bakmayı dene.” ve şu sözü de çok manidar aslında: “Bazen diyorum ki ne olacak söyle gitsin, sonra diyorum söyleyince ne olacak sus bitsin.” Ondan sonra da hayatıma dokunuşu hiç bitmedi, hep sürdü hala da en güzel yerinde saklı durur hayatımın. Ne zaman mutlu olsam, hüzünlü olsam hayattan bir an çalacak olsam giderim kapısına rahatsız ederim üstadı.
Annesini küçük yaşta kaybeden Cemal Süreya edebiyata yönelişiyle ilgili sorulan soruya bir röportajında şöyle cevap verir: “Belki beni edebiyata götüren bir sürü neden vardır, ama bir keskin neden ararsam bunu annemde bulduğumu söyleyebilirim.” der. Ondan sonra devam eder: “Benim edebiyatla ilgili olarak ikinci bir doğum tarihim var, 1943 Dostoyevski’yi okudum ve ondan sonra hiç huzur kalmadı ben de.” der.
Hepimizin hayatında dönüm noktaları olur ya kimi en kötü zamanında başlar tekrar hayata kimi de en mutlu anında sarılır yeniden doğar hayata. Cemal Süreya da öyle işte annesini kaybetmesiyle başlayan süreç Dostoyevski’yi okumasıyla edebiyata adım atar ve şimdilerde en değerli şair, yazar olarak anılır.
Cemal Süreya’nın şiirlerinde en fazla işlediği temalardan biri aşktır. Şair; aşkı kendi algı dünyasında erotizm, duygusal, melankolik, medcezirler, kural ve sınır tanımama şeklinde anlamlandırır. Cemal Süreya, aşkın tılsımlı evreninde türlü boyutlarla gezinen bir seyyah gibidir.
Cemal Süreya, edebi yaşamı süresince bir sürü eser bırakmıştır biz okurlara, ama ben burada bir şiirine yer vereceğim sizler için.
SANA GİDEN YOLLAR KAPALI…
Biliyorum sana giden yollar kapalı
Üstelik sen de hiç sevmedin beni
Ne kadar yakından ve arada uçurum
İnsanlar, evler aramızda duvarlar gibi
Uyandım, uyandım hep seni düşündüm
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini
Sen bayan nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeli
Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu kişiyim inan ki
Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği
Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda
Hangi şarkıyı duysam, bizim için söylenmiş sanki
Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
Nasıl unutmuşum senin başkasını sevdiğini
Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiç biri
Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
Bu böyle pek de kolay değil gerçi…
Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya
Bunun verdiği mutluluk da az değil ki…
Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki
İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi
Bir gece yarısı yazıyorum bu mektubu
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri…
Cemal Süreya aramızdan genç yaşta ayrılmıştır. Henüz 59 yaşındayken İstanbul’da 09.01.1990 tarihinde dünyaya ve bizlere veda etmiştir. Bu büyük şairin mezarı İstanbul’da kulaksız mezarlığındadır.
Cemal Süreya eserleri Türk Edebiyatına damgasını vurmuş, birçok şairi etkilemiş ve kıymeti her gün daha fazla artan, daha fazla bilinen, unutulmaz bir şairdir.
Cemal Süreya denince aklımıza binlerce eser gelir, ben bir kaç tane eserine yer vermek istiyorum.
— Sevda sözleri (1990)
— Sıcak bak (1988)
— Uçurumda açan (1984)
— Beni öp sonra doğur beni (1973)
— Göçebe (1965)
— Üvercinka (1958) ve niceleri…
Editör: Fatih Düz – 20.09.2022
Bu içerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum yapabilir, oy kullanabilir ya da tepki seçebilirsiniz. Gönderinizi oluşturun!
Güzel. Edebiyata aşık biri olarak söylüyorum çok degerli bir şairdi. Ruhu şâd olsun. Kaleminize sağlık. 🙏👋
Evet yeri çok ayrıdır üstadın bende de çok teşekkür ederim 🤗
Çok güzel bir yazı olmuş emeğinize sağlık 🙏🏻
Teşekkür ederim 🤗
Aşk şiiri dendiğinde aklımıza ilk gelen şairlerden biridir Cemal Süreya ancak bunun yanında acılarla dolu bir hayatı da vardır: Annesini küçük yaşta kaybeder. Kız kardeşi ve babasıyla İstanbul’a taşınırlar. Baba başka bir kadınla evlenir ve üvey anne çocuklara pek de hoş davranmaz. Cemalettin yatılı okula başlar. Kız kardeşinden uzak baba sevgisine hasret ve de anne sevgisine doyumsuz geçen çocukluk yılları bu şiirlerin kaynağı gibi geliyor bana. Elinize sağlık.
En en en çok sevdiğim şair. Süreya’ daki y harfinin yokluğu bile çok özel.
Çok güzel bir yere değinmişsiniz Süreyya yazanlara deli olurum bende🤗
her şiiri ayrı güzel ayrı anlamlı..
Kesinlikle katılıyorum size herkesin kendinden bir parça bulduğu eserler bıraktı biz okurlara 🤗
İkinci Yeni ülkemizin yüz akı, keyifli dönemlerindendi. Kahramanlarına bir kez daha selam olsun!
Teşekkür ederim 🤗
Bayılıyorum şiirlerine
Şiire güzellik katan adam 🥰
Edebiyatımızın incilerinden.. Emeğinize sağlık
Teşekkür ederim 🤗
allah rahmet eyleyin cemal süreyyanın göcebe şiirini çok severim
Amin inşallah 🙏 kalemini değdirdiği her şiiri her sözü ayrı güzel
Emeğinize sağlık 👌🏻
Teşekkür ederim 🤗