içinde

HavalıHavalı MuhteşemMuhteşem

Tekdüzeliğe Meydan Okuyan Sanatçı Hundertwasser ve Eserleri

Avusturyalı ressam Friedensreich Hundertwasser, Friedrich Stowaser adıyla 15 Aralık 1928 yılında Viyana’da doğmuştur. 1948’de Viyana Güzel Sanatlar Akademisi’ne girmiş fakat hayal gücünü ve yeteneğini körelttiğini düşünerek çok kısa bir süre sonra bırakmıştır.

1949’da isim değişikliğine giden sanatçı, Slovanca’da 100 anlamına gelen “sto”yu, Almanca 100 anlamındaki “hundert” ile değiştirerek, Hundertwasser yapmıştır. 1950’li yıllarda mimari tasarım çalışmalarına ağırlık vererek eğitim yapıları, endüstriyel yapılar, apartmanlar ve eğlence merkezi gibi farklı türden binalar tasarlamıştır. Ayrıca resim yeteneğini de konuşturmaya devam ederek, posta pulu, ülke tanıtım posterleri ve bayrak tasarımlarıyla da ilgilenmiştir.

Resim çalışmalarında Jugendstil, Seccessionstil ve Sürrealizm akımı etkisinde çalışmalar yapmıştır. Resimlerine bakıldığında Klimt, Klee ve Schiele esintileri yoğun olarak hissedilir.

Resim çalışmalarında doğa ve mimari sembollere odaklanan Hundertwasser’in, en sık kullandığı form spiraldir. Ona göre spiral, insanın yaşam döngüsünü ifade eder. Daha da detaylandıracak olursak; spiralin merkezinde doğum yer alır. İnsan büyüdükçe spiralin kıvrımları da genişler, ölüme bir adım daha yaklaştıkça da kıvrımlar tıpkı su dalgaları gibi gözden kaybolur. Spiral iç kısımlara doğru güçlenir, küçülür ve yok olur. Burada güçlenme insan yaşamını, yok olma ise ölümü sembolize eder. Spiralin etkisini güçlendirmek için sıcak ve soğuk renkleri birlikte kullanır. Organik formları parlak ve canlı renklerle birlikte kullandığı resim çalışmaları, mimari tasarımlarına da yansımıştır. Mimarlık eğitimi almayan sanatçının Avusturya, Almanya, Amerika, Japonya ve Yeni Zelanda gibi çeşitli ülkelerde bina tasarımları vardır.

Irinaland Over the Balkans, 1969

Blobs Grow in Beloved Gardens, 1975

421 The Tower of Babel Pierces The Sun, 1959

Mimari Tasarımları

İnsan ve doğayı odağına alan tasarımlarında renkli seramikleri ve biyomorfik formları sıklıkla kullanan sanatçının tarzı, Gaudi’ye benzetilmektedir. Hundertwasser’in mimari tasarımları da Gaudi’nin çalışmalarında olduğu gibi doğa ile uyumludur. Mimari çalışmalarında ağaç ve yabani bitkilerden esinlenir. Düz çizgilerin yaratıcılık karşısında büyük engel olduğunu düşünerek, Bauhaus ve Le Corbusier gibi modern mimarları eleştirir. Cephe tasarımlarında genellikle organik formlar, parlak renkler, dalgalı çizgiler, düz olmayan zeminler, iç ve dış bükey duvarlar, farklı konumlara düzensiz bir şekilde yerleştirilmiş pencereler ve renkli mozaikler kullanmıştır.

Sanatçının en ünlü tasarımı Viyana’nın merkezinde yer alan “Hundertwasser Evi”dir.  Ekspresyonist mimarinin en güzel örneğini yansıtan bu apartman, dış cephesiyle görenleri kendine hayran bırakmaktadır. Düz hatların kullanılmadığı binada, en dikkat çekici unsurlar canlı renkler ve yamuk/eğri hatlardır. Apartmanın mimari plan ve projesini Joseph Krawina yapmış; sanatsal dış cephe tasarımını ise Hundertwasser üstlenmiştir. Her bir detayı alışılmışın dışında görünen binanın terasında, çok sayıda ağaç kullanılarak buraya bahçe ambiyansı verilmiştir. Sanat ve mimarlık ilişkisindeki estetiği ortaya koyan bu yapı, Hundertwasser’in sıradışı renk ve form kullanımlarını yansıtır. Bu yapı haricinde sanatçının Waldspirale Konut Kompleksi, Abensberg Sanat Evi ve Bira Fabrikası gibi pek çok bina tasarımı vardır.

Hundertwasser Evi, Viyana

Hundertwasser Apartmanının içi

Darmstadt, Waldspirale Konut Kompleksi

Abensberg Sanat Evi

Abensberg Bira Fabrikası

Hundertwasser’in hayata ve sokaklara renk katan masalsı cephelerini siz nasıl buldunuz?

Editör: İlkem Baydarlı – 01.08.2022

Bu içerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum yapabilir, oy kullanabilir ya da tepki seçebilirsiniz. Gönderinizi oluşturun!

Rapor Et

Yazar

Moonlighter tarafından yazıldı

Makale YazarıYorumcuÜyelik Yılı

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir yanıt yazın

    Sağlığın Temel Taşı: Dünya Emzirme Haftası

    Haftanın Tarot Kartları | 02-07 Ağustos